Kayıtlar

İletişim Tasarımı ve Pazarlama

17 Mart, Cuma günü Yıldız Teknik Üniversitesi (YTU) - İletişim Tasarımı Bölümü'nde E-Pazarlama Stratejileri konusunda ders/konferans karışımı bir olaya giriyorum... 4P / 4C B2B B2C C2C Targeting / Segmentation Internette Promosyon CRM Açıkçası henüz nasıl anlatacağımı düşünmedim ama konular keyifli, olay güzel, bakalım neler olacak?

Zorlama Mesaj - Katılım Bankası Spermleri

Bugünlerde feci şekilde kafama takılan bir kampanya hakkında birkaç laf etmek istiyorum...   Hayat tarzım ve var olduğum çevre tarafından bakıldığında "diğer taraf" olarak gözüken bir kesim yıllarca "banka" ve "faiz" gibi tanımların geçtiği yapılara uzak durmuş, tepki göstermiş ve yatırımlarını finans kurumlarında "katılım ortaklığı" yoluyla değerlendirmiştir. Bu bana hep komik gelmişti zaten! Çocukluğumuzda bu alanın en bilinen kurumu Faisal Finans kurumuydu. Sonraları farklı isim altında benzer oluşumlar da duhul etti!  Geçmişi bir kenara koyalım ve günümüze bakalım...  Şu aralar çeşitli mecralarda eskinin "finans kurumu" olan fakat yeni düzenlemelerle adını "banka"ya çevirmiş olan Katılım Bankası'nın reklamlarını görüyoruz. (bu arada; logosunda Katılım Bankası küçük yazıyor... hala aynı kodlama) Bu kuruma bankacılık sektöründe başarılar dilerim. Benim takıldığım noktaya gelirsek; kampanyanın ana mesajı bu alanda faaliy

CRM nedir?

Bazı ithal laflar vardır kullanmayı pek severiz, moda olur, herkesin ağzına düşer ama kişiyi çekip şöyle bi salladınızmı anlarsınız durumu!   CRM bunlardan biri... Plazalara gömülmüş birçok şirket yetkilisi CRM denilen olayı software satın almak, birkaç mail atmak zannediyor. Veya daha pazarlama odaklı bakanlar ve bazen de kendi sektörümüzden insanlar CRM denildiğinde $$$ bakıp nasıl daha fazla ürün satarım diye düşünüyor. Bi kopun ya!    Gavur şöyle açıklamış; CRM is a philosophy and a business strategy supported by a system and a technology designed to improve human interactions in a business environment!   Ömer Orhun'un* tabiriyle "Çaktı mı kafanızda birşeyler?"

Japonya Gezi Notları - Tokyo

Resim
“Japon” denildiğinde birçoğumuzun aklına çekik gözlü ufak tefek insanlar ve çocukluğumuzdan bugüne elimizden onlarcası geçen teknoloji ürünleri gelir. Aslında Japonya ve Japon Milleti ile daha derin bağlarımız ve benzerliklerimiz var. Şimdi tutup tarihsel ve kültürel konuları irdeleyeceğim bir yazı yazmıyıcam. Bizim işimiz gezi, seyahat, tatil vb olduğundan elbette Japonya gezimden akılda kalanları paylaşıyor olacağım... Japonya’ya 2002 yılında FIFA Dünya Kupası Finalini izlemek üzere Gilette firmasının davetlisi daha doğrusu talihlisi olarak gittim. (Bu konu tamamen farklı ve ayrı yazılması gerken bir hikaye, çok yakında bunu da yazıcam) Uçak + 5 Yıldızlı Otelde 4 gece konaklama + Yemekler + Final Bileti ve statda geçerli yiyecek fişlerinden oluşan 2 kişilik inanılmaz bir paket programdı ve en güzeli cebimden 5 kuruş çıkmamasıydı. Benimle gelmesi için eski kız arkadaşıma sordum, yan çizince iş arkadaşım, gezgin dostum Ferit'le birlikte düştük yollara... Final -4 gün Istan

Tayland Gezi Notları - Koh Phangan

Resim
Çok güzel bir tatildi... dönmek istemedim, döndüğüme pişman oldum zira Istanbul bizi karla karşılamıştı! Her dakikasını dolu dolu yaşadım, yaşadık ama şimdi oturup yazmak çok anlamsız geliyor. Aklımda kalanları ve kaldığımız Cocohut 'dan ve adadan üç fotoğraf paylaşıp bu konuyu kapatıyorum. Gecelerden ve Fullmoon Party'den fotoğraf yok çünkü kimse makina taşımak gibi bir zahmete girmedi, giremezdi! Aklımda Kalanlar: - Koh Samui'den son bot saat 18:30'da (Big Buddha Pier) - Thai Pant'lerin cepli modelleri çıkmış, hayat kurtarıcı işlevi var - Drop In Bar, Drop In Travel ve Nargile House Türklere ait - Ayhan içerideymiş - Drop In iğrenç müzik çalıyor ama piyasa da orada - Sabaha kadar takılıp günü sahilde veya hamakta uyuyarak geçirmek çok zevkli - Birimizi köpek ısırdı (beni değil) - Full Moon'da ortam süper, mekanlar havasını buluyor - Full Moon günü sabah 04:00 gibi Jungle Party'e akmakta büyük fayda var - Kuzenimle frekansı fullmoon günü tuttu

Full Moon Party @ Koh-Phangan

Resim
Koh-Phangan'a en son bundan 3 yıl önce kuzenimle gitmiş, "full moon party" sonrası Istanbul'a dönmüş ve 15 gün kendime gelememiştim :) Yine gidiyorum!   Uzun bir yolculuk olacağı kesin... Önce Istanbul'dan Zürih'e uçup 3-4 saat bekledikten sonra 10,5 saat sürecek Bangkok uçağına binicem. Ertesi öğlen Bangkok'a varıp 1 saat sonra kalkacak Bangkok Air' in Koh-Samui uçuşunu yakalayacağım. Son olarak Koh-Samui 'den kalkan bir tekne ile yaklaşık 45dk. daha gittikten sonra akşam saatlerinde Koh-Phangan'a varmış olucam. Aklınızdan geçen sorulara hemen cevap vereyim; hayır ben manyak değilim ve evet kesinlikle değer!  Önce 6 gün kadar şu yanda gördüğünüz kumsal benzeri bir noktada öyle bir yatıcam ki dalgalar göbeğime kadar gelip geri çeklicek! Her gün masaj alacağım... bir gün thai, bir gün relaxation. Saat kullanmayı orada bırakmıştım çünkü belirleyici olan tek şey güneşin doğuşu ve batışı. Fakat en çok merak ettiğim mekan bizden sonra Koh-Phangan

İsrail Gezi Notları - Kudüs / Tel-Aviv

Resim
Kutsal Şehir Kudüs Bu yazımda, dünya üzerinde hüküm süren 3 semavi dinin kutsal kabul ettiği dünya üzerindeki tek şehir olan ve bu özelliği nedeniyle yüz yıllardır çeşitli ihtilaflara sebeb olan, zamanın durduğu Kudüs (Jerusalem) ve İsrail'in modern yüzü olan Tel-Aviv şehirlerine uzanıyoruz... Kudüs ’e 1998 yılında gerçekleştirdiğim İsrail gezisi dahilinde gittim ve iki gece kaldım. Bir aile dostumuz Tel-Aviv Hilton ’a genel müdür olarak atanmıştı ve bizi bayram tatilini geçirmek üzere davet etmişti. Annem Istanbul ’dan ben ise eğitim için bulunduğum Zurih’ten farklı uçaklarla aynı gün Tel-Aviv ’e varmıştık. (Bu detayların sebebi var) O gece Kudüs gezisinde bize eşlik edecek rehberle tanışıp önümüzdeki iki günün planını yaptık. İçimde garip bir heyecan vardı... Garsonun kahveme süt koymayı red etmesine bile fazla takılmamıştım! Kudüs Yolunda Ertesi sabah erkenden yola çıktık. Memleket enine, yani Tel-Aviv’den Kudüs’e yaklaşık 100km filan. Yol boyunca önce radikal musevileri

Arjantin Gezi Notları - Buenos Aires

Resim
Bu yazıda güney yarımküreye uzanıyor, Arjantin'in başkenti, tango ve aşkın şehrine gidiyoruz... Dünyada bazı şehirler vardır ismi bile insana cazip gelir ve bir gün oralara gitme hayalleri kurarız. Mesela İstanbul , pek çok yabancı için bu kategoride bir şehirdir; onlara büyülü ve enteresan gelir. İşte Buenos Aires de benim için bu kategoride bir şehir olarak mutlaka gidilmesi gerekenler listesindeydi ve 2000 senesinde bu hayalimi hemen hemen her tatile birlikte çıktığım arkadaş grubumla gerçekleştirdim! Macera daha Arjantin'e giderken başladı...   Arjantin’e Türkiye'den direkt uçuş olmadığı için Avrupa'dan aktarmalı gitmekten başka çare yok. Biz, Alitalia ile İtalya’dan aktarmayla gitmeyi tercih etmiştik ama herşey planlandığı gibi gitmedi! İki gün İtalya'da takıldıktan, Roma – Milano arası uçtuktan sonraki tam 3. günün gecesinde, 14 saat süren Milano - Buenos Aires uçuşu ile Arjantin'e ulaştık. Sigara içen biri için kâbus gibi gelen bir uçuş, heveslenenler b