Kayıtlar

Reklamveren, TV’den uzaklaşıyor!

Reklamveren, TV’den uzaklaşıyor da nereye gidiyor diye soranlara güzel bir yanıt Marketing Türkiye'de okuduğum bir haberden geliyor; National Association of Advertisers ve Forrester Research tarafından yapılan araştırmaya göre pazarlamacılar, son iki yılda televizyon reklamlarının etkisinin iyice azaldığını düşünüyor. Ankete göre, penetrasyonu yüzde 25’e yaklaşan DVR teknolojisi sayesinde reklamverenler, TV reklamı harcamalarını azaltmaya başlıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 28’i, çalıştıkları medya ajanslarının, TV mecrasındaki değişimler karşısında gerekeni yapamadığı görüşünde. Araştırma ayrıca, reklamcıların yarısının, DVR ve VOD programlarıyla çalışacak yeni reklam yöntemleri üzerinde denemeler yaptığını ortaya koyuyor. Katılımcıların yüzde 87’si ise bu yıl online mecra ya daha fazla harcama yapacağını ifade ediyor. Her ne kadar online mecra reklam bütçelerinden henüz yeteri kadar pay alamasa da dünyada ve ülkemizde bu yönde ciddi gelişmeler var. Elbette bu gelişme al

cruises.co.uk

İnternetin şirketlerin satış ve pazarlama faaliyetleri açısından ne kadar önemli olduğunu ve yurtdışında bu konuya ne kadar önem verildiğine dair güzel bir örnek; İngiltere’deki bir seyahat şirketi, internetteki bir web adresin tek harfine 1 milyon dolar ödedi. İngiliz şirketi bir Alman seyahat şirketinden “ cruises.co.uk ” alan adresini tam 560 bin sterline (1,1 milyon dolar) satın aldı. Aslında İngiliz şirketinin “cruise.co.uk” adlı başka bir adresi vardı. Dolayısıyla kendi adresinin sonuna sadece “s” harfi ekleyebilmek için tam 1,1 milyon dolar ödemiş oldu. İngiliz şirketin sözcüsü Seamus Conlon, internetteki en büyük arama motoru Google.com’da yapılan aramalarda cruises.com’un hep birinci, cruise.com’un ise ikinci geldiğini belirtti.Conlon, “birinci sıraya yerleşmek ve büyüyen okyanus gemi gezileri işinden aslan payını kapmak için yeni adresi almak gerekli bir adımdı” dedi. Ülkemizde henüz bu tip domain (alan adı) satışları gündemde değil ancak değerleri itibariyle dikkat çeken adr

Doğu ile Batı

Batı'da her şeye sahibiz; zenginlik, eğitim, demokrasi, özgürlük... Evimiz, arabamız, bir insanın isteyebileceği her şey var (ya da mümkün) ama hep bir eksiklik duygusu var. İnsan "başka bir şey olmalı" diyor. Amerika, Kanada, İngiltere, İsveç (kısaca batı) hep böyle... Çin, Japonya, Hindistan hatta Türkiye'de neler olduğuna bakıyorlar. İnsanlar Doğu'ya gittiğinde paranın, sahip olmanın dışında bambaşka şeylerle karşılaşıyorlar. Yeni bir amaç, farklı bir vizyon... Bütün bu çabanın geçici olduğunu anlıyor ve bir gün öleceğimiz gerçeğiyle tanışıyorlar. Bu da onları arayışa sürüklüyor. "Mutluluk nerede?" diye soruyorlar. O zaman daha derine iniyorlar; zihinden öteye, ruhlarını aramaya başlıyorlar" diyor bir doğu aşığı.    Aslında Doğu'yu görmeden, yaşamadan, Batı'nın çirkinlikleri, abuklukları, dayatmaları, beyninizi ve ruhunuzu esir alan olgularını fark edemiyor, çözemiyorsunuz. Herkese Doğu'yu keşfetmeyi öneriyorum. Bir zaman sonra Bat

İnteraktif Pazarlama Zirvesi 2007

Sektörümüzü buluşturan önemli etkinliklerden biri olan İnteraktif Pazarlama Zirvesi bu sene 28 Kasım 2007 tarihinde Hilton Convention Center'da gerçekleşiyor... Bu seneki zirvenin konusu "İnteraktifin sihri ne?" MMI tarafından organize edilen zirveye katılım ve detaylı bilgi için tıklayınız

Sosyalleşme ve Networking

Resim
Bundan sanırım 1 yıl önce gerçekleşen bir Mobile Monday ( MoMo ) buluşmasında Alemşah'ın internet dünyası ve Web 2.0 konusunda yaptığı sunumda rastladığım Facebook'un ülkemizde de bu kadar popüler olabileceğini ya da Sosyomat'ın Web 2.0 akımını kullanan ve başarılı olan bir community sitesi olacağını kim bilebilirdi? Bu arada aramızda (yeni nesil interaktif ajanslar yani) trendleri en sıkı takip eden Alemşah 'ın hakkını teslim edelim. İnternet ve İletişim İnternetin gelişmesi ile insanlar bana göre en temel ihtiyaçlarından bir olan "iletişim" için yeni bir platforma kavuştu. İlk önümüze gelen yenilik "email" oldu. Şahsen ilk mail adresimi yanılmıyorsam 1995 yılında http://www.lycos.com/ 'dan almıştım ve ABD'ye eğitim için giden arkadaşlarımla yazışıyordum. Ne müthiş bir olaydı! Kısa zaman içinde herkesin bir email adresi oldu... Hoş bence elle yazılmış, zarfının üstünde pulu ile “normal” bir mektubun yeri ayrıdır, o başka bir tartışma konu

Her insanın mayoyla çalışma hakkı vardır!

Resim
Yazının başlığı aslında bugün (18 Ağustos 2007) Sabah Gazetesinde iGOA ile ilgili çıkan haberin başlığı :) "Bir iş düşünün... 'Ofis'iniz mango ağaçlarının altında. Çıplak ayaklarla, hamakta sallanarak çalışıyorsunuz. İki haftada bir masaj günü var. İşe mayoyla gidebiliyor, ulaşım için şirketin verdiği Scooter'ları kullanıyorsunuz. Şirket size ayrıca 'cennet'te bir ev, ve ola ki sıkılırsanız diye üç ayda bir ülkenize gidiş-dönüş bileti de sağlıyor. Bahsettiğim cennet, Hindistan'ın 'sayfiye' eyaleti Goa . Şirket ise Ozan Coşkun, Borga Dinçler ve Muzaffer Malkoç'un kurduğu interaktif reklam ajansı, iGOA ." Yazının devamı için Sabah Gazetesi'ne linkimizi verelim >>> iGOA - Let's GOA

İnteraktif Ajanslar E-Zirve

Resim
Dün Milliyet tarafından düzenlenen e-zirve için Güneşli'deki Milliyet binasının bahçesindeydik. Açıkçası tahminimden çok daha keyifli ve verimli bir etkinlik oldu. Başta Viki Habif olmak üzere tüm Milliyet ekibine buradan teşekkürler. E-Zirve'ye ülkemizde online mecraya yön veren, çalışmalarıyla, projeleriyle bu sektöre yöne veren interaktif ajanslar davetliydi. iGOA 'yı Muzaffer ve benim temsil ettiğimiz e-zirve'ye katılan diğer interaktif ajanslardan 41-29, C-Section, Litespell, Trafo ve Rabarba'yı sayabilirim. Etkinlikde ve sonrasında bizim ofiste yaptığımız geyiklerde birşeyin çok önemli olduğuna birkez daha inandım. İnteraktif ajanslar kendi aralarında ne kadar çok iletişimde olursa bu sektör o kadar sağlam bir gelişme yakalayacak. Yaratılacak bu pozitif ortamın sektörün doğal parçası olan websitelerine ve portallere de faydası olacağı şüphesiz. İnteraktif ajansların fikir olarak beslediği ve yönlendirdiği web sitelerinin ve portallerin kullanıcılarına daha ya

Guerilla Marketing @ Kristal Elma

Resim
Dün gece 19ncu Kristal Elma yarışmasının ödül töreni Parkorman'da gerçekleşti. iGOA olarak biz bu seneyi "pass" geçmiştik ancak bu organizasyonu da atlamak olmazdı! Elmalardan sıkılanlara egzotik meyveler vaadi ile " Parkorman-Goa Dolmuşu" kaldırdık. Gece 01:30'a kadar tüm camia önümüzden aktı gitti. Kimisiyle iş konuştuk, kimisiyle geyik yaptık, "Let's Goa" ve "Ayakkabı ile çalışmaktan sıkılmadınız mı?" türünde çığırtkanlık yaptık, güldük, eğlendik. Amacına ulaştı mı? Bence kesinlikle evet! Bir gün içinde zaten bundan iyisi beklenemezdi. (Teşekkürler Seratonin ) Şimdi işin WOMM ve PR tarafı var ki o bambaşka bir süreç. Geceden fotoğrafları akşama doğru upload edebilicem, şimdilik yandaki ile idare ediverin :) Bizimle olan, bizi seven ve destekleyen herkese birkez daha teşekkürler... Let's Goa... iGOA